1 Haziran 2014 Pazar

Dinozorlar ve Dinozor Çağı

Yaklaşık 230 milyon yıl boyunca dünya hayatına egemen olmuşlar. Boyutları ve güçleri sayesinde yer yüzünde onlara karşı gelebilen hiç bir varlık yoktu.. Belki de onlardan daha güçlüleri vardı bilemiyoruz.. 

Bundan yaklaşık 140 milyon yıl önce ise, bir çok dinozor türünün nesli tükenmişti.. Çevreye uyum sağlayabildikleri için, yumurtalarının kabukları çok sert ve korunaklı olduğundan pek çok yavru yaşayabildiği için, dönemin en güçlü türlerinden oldukları için diğer hayvanlar onlara pek karışamıyordu.. Bu ve daha bunun gibi sebepler yüzünden 230 milyon yıl kadar yaşayabildiler..




Yer yüzünde 900 civarında dinozor türü yaşamaktaydı. Bazısı etçil bazısı otçuldu. Gelin bazılarını inceleyelim..


Apatosaurus


Apatosaurus
Jura döneminin sonunda, yani günümüzden 140 milyon yılı aşkın süre önce Kuzey Amerika’nın batı kesiminde yaşamış otçul dev boyutlu dinozor türü.

Apatosaurus ’un dev, varil biçimi bir bedeni vardı; ayakları 5 parmaklı, bacakları kısa ve kalın, kuyruğu ve boynu uzundu. Toplam uzunluğu 25 m’yi aşıyor, ağırlığı 18-32 ton arasında değişiyordu. İnce uzun kafatası kısa, ama sivri dişlerle donanmıştı. Kafatası ve beyin bağlantıları zayıf olduğundan, genellikle başsız bulunan Apatosaurus 'ların ilk iskeletini (1979) ABD’li paleontoloji uzmanı O.C.Marsh bulmuştur..


Brachiosaurus

Brachiosaurus
Bilinen en uzun boylu ve büyük dinozorlardandır. Uzun bir boynu, küçük bir kafası ve nispeten kısa bir kuyruğu vardır. Diğer sauropodlar gibi dört ayak üzerinde yürür; ama onlardan farklı olarak ön ayakları arka ayaklarından daha uzundur. Bu sıradışı ön ayaklar ve uzun boynu, ona zürafa benzeri bir duruş verir ve yerden yüksekliği 12-16 metreye kadar çıkabilir. Brachiosaurus 25 m uzunluğa ve tahminen 30 ton ağırlığa ulaşabilir. Diğer brachiosauridler gibi keski benzeri dişleri vardır ve burun delikleri başının tepesindedir. Alt ve üst çenesinde öne doğru eğimli 26'şar dişi bulunmaktadır. Brachiosaurus bir otoburdur ve muhtemelen yüksek ağaçların yapraklarıyla beslenir. Sürüler halinde yaşarlar ve yemek için göç edebilirlerdi. 100 yıl kadar yaşayabildikleri düşünülmektedir.
Brachiosaurus orta ve geç Jura devirlerinde yaşamıştır(156-145 milyon yıl önce). Erken Kretase devrine kadar ulaşabildiği sanılmaktadır.

Tyrannosaurus Rex (T-Rex)

T-REX iskelet
Jura Devrinin sonları (150 milyon yıl önce) ile Kretase Devrinin sonları (65 myö) arasında yaşamış avcı bir dinozor cinsi. Tyrannosaurların çoğu, kafatasları 1 metreden daha uzun olan iri avcılardı. Grubun en iri ve en çok bilinen türüdür. 
T. rex, güçlü arka ayakları üzerinde yürüyen; genellikle ufkî şekilde duran ve kuyruğu ile dengesini sağlayan; uzunluğu 14 metreyi, dik durduğunda boyu 6,5 metreyi geçen; yetişkinleri
4-7 ton ağırlığında olan devasa bir canlıydı. 


Bir başka T-REX iskeleti
1902'de ABD'nin Montana Eyaleti'nde dev bir iskeletin parçalarına rastlandı. Daha sonra aynı ülkede, Wyoming'de benzeri kalıntılar bulundu. Bu kemiklerden yola çıkan paleontolog Henry Fairfield Osborn bu dev yaratığın ilk resmini çizdi ve adını Tyrannosaurus rex koydu. 

Arka ayakları oldukça büyük olmasına rağmen ön ayakları oldukça küçük ve vücudunun ön kısmındaydı. Arka ayaklarında üçü önde biri arkada olmak üzere dört parmak, ön ayaklarında iki ince parmak bulunuyordu. Ön ayakların tam olarak ne işe yaradığı bilinmiyor. Bu ayaklar ağzına yemek götüremeyeceği kadar kısaydı.
T-REX Canlandırma.

Kemik analizleriyle yetinmek istemeyen bilim adamları, beden hacmi ve kas kitlesini hesaplayan dolayısıyla da hayvanların hareket hızı hakkında bilgi veren bir bilgisayar programı geliştirmişlerdi. İşte bu model de T.rex’in saatte 15 ila 40km’lık bir hızla koşabildiğini gösterdi. Arka ayakları üzerinde yürür ve küçük kollarını nadiren kullanırdı. Rrtalama olarak ömrü 67 milyon yıldır. Her bir 20cm uzunluğunda 60 tane dişle çenesi de en az bedeni kadar korkutucuydu..



Compsognathus

Compsognathus
Sadece devasa büyüklükte dinozor türleri bulunmuyordu. Compsognathus gibi yaklaşık 5,5 kilo ve 60 santimetre boyunda olan ufak tefek dinozorlar da vardı. Fakat ufak tefek olmaları onları ölümcül olmaktan alıkoymuyor..

Yediği küçük kertenkele ve memelileri parmaklarıyla yakalar keskin dişleriyle parçalar ve garip bir özellik olarak çiğnemeden yutardı. En küçük dinozor olarak biliniyor fakat bazı bilim adamları en küçük olmadıklarını iddia ediyor. 

================================================================================

Dönemin enlerinden olan bazı dinozor türlerini inceledik. Şimdi isterseniz gelin bu dinozorların neden nesillerinin tükendiğine bakalım..

Geçmişte, dinozorların kısa bir süre içinde toplu olarak nasıl yok oldukları uzun bir süre açıklanamamış ve yanardağ patlamalarından dünyadaki iklim değişikliklerine kadar çeşitli teoriler ortaya atıldı. 

1980 de ise Nobel ödüllü fizikçi Luis Alvarez ve oğlu jeolog Walter Alvarez dinozorları bir göktaşının ortadan kaldırdığını ileri sürdü. Alvarezler'in bu görüşü 85'li yılların sonları ve 90'lı yılların başlarında bilim çevrelerinde ağırlık kazanmış ve ilerleyen yıllarda da ortak kabul olmuştur. Yapılan araştırmalar da bu görüşü kanıtlamıştır.

Dinozorların neslinin tükenmesine
 neden olduğu sanılan meteor canlandırması
Dinozorların nasıl yok olduğuna ilişkin bilim adamlarının sahip oldukları bu görüş dinozorların sonunun 65 milyon yıl önce yaklaşık 10 km çapında bir göktaşının Dünya'ya çarpmasıyla gerçekleştiğini açıklar. Bu göktaşı saatte 54.000 km hızla Meksika'nın Yukatan Yarımadası açıklarında Dünyaya çarpmış ve çarpma anında 200.000 km³ madde buharlaşmış, erimiş ya da yüzlerce kilometre öteye savrulmuştur. Bu çarpma sonucu canlı türlerinin %70'inden fazlası yok olmuş ve 180 km çapındaki, Dünya'nın en büyük kraterlerinden iri olan Chicxulub krateri meydana gelmiştir. Çarpmanın 100 milyon megaton TNT'ye eşdeğer bir enerji açığa çıkardığı tahmin edilmektedir. 

Çarpma sonucu oluşan toz tabakası atmosferi kaplamış, Dünya aylar boyu karanlıkta kalmış, sıcaklık suyun donma derecesine kadar düşmüş ve asit yağmurları yaşanmıştır. Aylarca süren bu karanlık ve soğuk dönemde bitkilerin fotosentez yapamaması besin zincirini yıkmış ve bu felaketler zinciri de dinozorların sonunu hazırlamıştır. Dünya hiç güneş görmeyince buz devri oluşmuştur. Dinozorlar da bu sırada ölmüştür. Ancak bu sırada dinozorların tamamen yok olmadığı, bazı küçük türlerinin evrimleşerek bugünkü kuşların atalarını oluşturdukları tahmin edilmektedir...

================================================================================
57 Bin Dolara satılan
T-REX dişi

Geçtiğimiz yıllarda Los Angeles'taki Bonhams Müzayede Evi'nde yapılan açık artırmada adının açıklanmasını istemeyen bir koleksiyoncu, yaklaşık 13 santimetre uzunluğundaki T-Rex'e ait diş için 57 bin dolar ödedi. 
Geç Kalkolitik Dönemi'ne ait olduğu sanılan 67 milyon yıl yaşındaki diş, geçen yıl Montana'daki çiftliğini süren bir çiftçi tarafından bulunmuştu..




Evet arkadaşlar bugün hep birlikte dinozorların geçmişlerini inceledik. Bazılarını tanıdık.. Ne yalan söyleyeyim iyi ki nesilleri tükenmiş onlarla birlikte bu dünyada nasıl yaşayabilirdik pek hayal edemedim doğrusu :)) Gerçi nesilleri tükenmemiş olsaydı biz insanoğlu bir şekilde tüketirdik onları.. Evet fazla gevelemeden bir sonraki haberimizde görüşmek üzere diyelim. Kendinize iyi bakın..